AP, "göçü zorlaştıran" iltica reformunu oylayacak
Avrupa Parlamentosu, sığınmacıların Avrupa Birliği ülkelerine kabulünü zorlaştıran bir dizi yasayı oylayacak.
Avrupa Parlamentosu, sığınmacılar için giriş prosedürlerini ve Avrupa Birliği (AB) ülkelerine kabulünü zorlaştıracak göç ve iltica paktını oluşturan bir dizi yasayı oylayacak. Avrupa Birliği'nde geçen yıl 1,14 milyona ulaşan ve 2016'dan bu yana en yüksek seviyeye çıkan sığınma başvurusu yapıldı.
Avrupa Komisyonu'nun ilk olarak Eylül 2020'de yaptığı öneriyle oluşturulan yeni düzenleme, tüm birlik ülkelerinin sorumluluğu paylaşmasını gerektirecek göç politikalarını revize ediyor. Düzenleme tam olarak kabul edildiğinde 2026'dan itibaren yürürlüğe girecek.
Avrupa Birliği, bu alanda ayrıca kıtaya gelecek göçmenlerin sayısını azaltmak için bazı dış ülkelerle anlaşmalar yapıyor. Bu girişimlerin arkasında göç sayısını azaltmak yatıyor. AB'de geçen yıl 1,14 milyona ulaşan ve 2016'dan bu yana en yüksek seviyeye çıkan sığınma başvurusu yapıldı. AB'nin sınır ve sahil güvenlik ajansı Frontex'e göre geçen yıl kıtaya 380,000'e düzensiz göçmen girişi oldu.
Reform, bir sığınmacının vardığı ilk AB ülkesinin bu kişinin durumundan sorumlu olduğu temel kuralı büyük ölçüde koruyor. Anlaşma, İtalya ve Yunanistan gibi ön saflarda yer alan ülkelere ya sığınmacıların bir kısmını kabul ederek ya da eşdeğer bir mali katkı sağlayarak yardım etmelerini gerektiren bir "dayanışma mekanizması" kuruyor.
Avrupa Parlamentosu'nda metinlerden birine öncülük eden Fransız merkezci milletvekili Fabienne Keller anlaşmayı "çok dengeli" ve "mevcut duruma göre büyük bir gelişme" olarak nitelendirdi. Keller, "Sınır prosedürleri yoluyla düzensiz göç akışları üzerinde daha iyi kontroller ve daha fazla dayanışma var." dedi.
Tasarının tartışmalı noktalarından biri, sığınmacıların "güvenli" üçüncü ülkelere gönderilmesine ilişkin hüküm. Sol görüşlü Fransız milletvekili Raphael Glucksmann, düzenlemenin "bir AB ülkesinde sığınma hakkı elde etmesi muhtemel sığınmacıların transit ülkelere gönderilmesine izin vereceğini" söyledi.
Aşırı sağcı Fransız milletvekili Jean-Paul Garraud de "AB'nin dış sınırlarının elek gibi olduğunu ve bunu değiştirmek için hiçbir şey yapılmadığını" ifade etti. Garraud, aşırı sağın, gelen her sığınmacının biyometrik verilerinin alınarak Eurodac adlı bir AB veri tabanına konulması düzenlemesini desteklediğini ancak bunun da kitlesel düzensiz göçü durdurmak için çok etkili olamayacağını savundu.
Kaynak: Euronews Türkçe