Rutin Eylem Hayatı Genişletir

Mazhar F. Gür

Günlük, haftalık, aylık rutinlerimiz var mı? Pek yok değil mı? Olmalı mı peki, şart mı yani? Evet olmalı, rutinler hayatımızı sıradan hale getirmez. Tam tersine, bize, hayatımızı sıradan olmaktan çıkarmamızı sağlayacak yetenekler ve enerji kazandırır. Başarılı insanların ve özellikle de sağlıklı ve uzun yaşamış olanlarının hayatlarını incelediğimizde hep aynı şeyle karşılaşıyoruz: Belli rutinleri var. Bu rutin eylem, her sabah saat 9 ile 10 arası yürüyüş yapmak da olabilir, akşam 10 ile 12 arası yazı yazmak da olabilir, her gün belli saatlerde satranç oynamak da olabilir, her Pazar günü balık tutmaya gitmek de olabilir. Aslında en güzel rutin namazdır. Farkındalığımızı her an canlı tutar, zaman tanzimi yeteneğimizi geliştirir. Bu hikmeti tam kavrayabilirsek beş vaktin aralarındaki sürelerde yaptığımız her iş bir ibadete dönüşür ve "ağ"da sürekli kalmayı başarmaya başlarız.

Rutinlerle birlikte prensip sahibi olmak ve prensiplere sadık olmak da önemli. Eğer glikoz şurubu içeren tatlıları yememeye karar verdiyseniz bu kurala ömrünüzün sonuna kadar uymalısınız.

Meslek hayatında olsun, günlük hayatta olsun, yaptığımız işlerde sabit bir şema olmalı. Portakalı başta enlemesine, ince ve uzun şerit oluşturacak şekilde soymayı tercih ettiyseniz bunu sürekli hale getirin, bazen yatay, bazen dikey soymayın. Bu fikir anlamsız ve yararsız gelebilir. Fakat bu tavır, yapılan her eylemde farkındalığı kaybetmemeyi sağlayan, ciddi bir zihin egzersizidir. En ufak işinizde bile belli kurallara uyduğunuzda, beyniniz “yapılan eylemlerde kontrol sahibi olma” moduna giriyor. Beyniniz bu modda ne kadar çok çalışırsa, karmaşık ve içinden çıkılmaz gibi gözüken problemlerde orijinal çözümler bulup işten sıyrılma yeteneği o kadar gelişiyor. Yani bu şemalar, zor zamanlarda işe yarayacak birer silah haline geliyor.

Netlikten ve düzenden zarar gelmez. İpleri elinde tutan, farkındalığı yüksek insanlar olalım.

Mazhar F. GÜR 19.04.2018 (Proje 99)