Nizamettin Hayyam Vural

Nizamettin Hayyam Vural


Travmalar Diyarı

18 Kasım 2021 - 17:37

Kişinin kendisine koyduğu teşhisler ne derece sağlıklıdır? Varoluşsal sancı zannettiğiniz şey aslında boyun düzleşmesinden kaynaklanan çözümü basit bir ağrı olabilir. Belki de size "Ben tam bir entelektüelim!" dedirten muhalif tavırlarınız, ergenlik döneminden kalma bir karşı gelme bozukluğudur. "Nasıl susturdum ama? Öylece kalakaldı!" dedikten sonra durup şöyle bir düşünün, belki de karşınızdaki insan ahmakla ahmak olmak istemediği için susmuştur, sizin engin bilgilerinizden dolayı değil.

İnsan önce kendini bilmezse neyi hakkıyla bildiğini iddia edebilir ki? Ve insan kendi gözleriyle kendisine baktığında kendisinden ne kadarını görebilir veya gördüğü ne denli kendisidir? Değiştirilmiş, çarpıtılmış bir sürü anıyla dolu zihnimize güvenip ben şuyum, ben buyum diye nara atmak yerine baktığımızda kendimizi göreceğimiz ayna gibi insanlar veya baktığımızda karşımızdaki kim olursa olsun bize kendimizi gösteren gözler lazım bize.

Bize kim olduğumuzu gösteremeyecek insanın bize göstereceği tek şey kendisidir. Bize biz hakkında ipucu veremeyen insanın bize sunacağı şey travmalarıdır. Alın size kendisinden başka derdi olmayan insanlarla zorunluluklar haricinde muhatap olmamamız gerektiğinin haklı sebebi. Sadece kişiler de değil, o meselesi kendisini aşamamış insanların yazdıkları kitaplar, çektikleri filmler, yaptıkları müzikler muhatabını travmalar diyarına sokup insanın dengesini bozmaktan başka bir işe yaramıyor.

İnsanın kendini bilmesi için benliğinin ta derinlerine itilmiş karanlık noktalarını keşfetmesi lazım. Çünkü davranışlarımız, alışkanlıklarımız üzerinden kim olduğumuzu belirleyen asıl özelliklerimiz o karanlık yerlerde gizli. O karanlık noktaları aydınlatıp, kabul edip, onarmak gerekiyor. Sahi siz kimsiniz?
Nizamettin Hayyam VURAL

YORUMLAR

  • 0 Yorum