Mazhar F. Gür

Mazhar F. Gür


Kara Cuma Siyonistlerin Oyunu muymuş?

17 Kasım 2021 - 06:30

"Kara Cuma" ifadesi ilk olarak 1966 yılında ABD’de kullanılmaya başlandı. Şükran gününden sonraki ilk cuma günü geleneksel olarak Christmas alışveriş sezonunun başladığı gün. Bu günde sokaklar kalabalıklaşıyor, trafik sıkışıklığı yaşanıyor ve çıkan izdihamlar sonucu yaralanmalar ve ölümler oluyor. Bundan dolayı bu güne “Kara Cuma” ismi konmuş. Bu geleneksel günde yoğunluktan kaynaklanan problemler günümüze kadar devam ediyor. Trafik kazaları, kavgalar, silahlı eylemler, hırsızlık gibi olaylar haliyle arttığı için bu kullanım devam etmiş.

Amerikalı muhasebeciler, bu olumsuz anlamdan farklı olarak “Black (kara)” ifadesini olumlu anlamda da kullanıyorlar. ABD’de muhasebecilikte “Red (kırmızı)” zarar, “Black (kara)” kâr edildiğini ifade ediyor. Hafta içinin son günü olan cuma gününde muhasebeciler kayıtları inceledikleri için, kazançlı çıktıkları durumda “Kara Cuma” ifadesini kullanıyorlar. Bu yüzden “Kara Cuma” ifadesi olumlu anlamda da kullanılıyor.

Kara ifadesi pazartesi, salı ve perşembe için de kullanmış. 19 Ekim 1987 Pazartesi günü ABD borsası olan Dow Jones gün içerisinde tam %22 değer kaybı yaşadı. Bu yüzden bugün, “Kara Pazartesi” diye anılır. Yine 24 Ekim 1929 yılındaki ABD borsasındaki ani düşüşten dolayı bugün “Kara Perşembe”, büyük yatırımcıların tüm çabalarına rağmen gün içinde %11 değer kaybı yaşanan 27 Ekim 1929 Salı günü de “Kara Salı” olarak anılır.

Demek ki müslümanlara düşmanlık için özellikle cumamıza saldırılıyor değil. Bunun dinler arası çatışmayla uzaktan yakından alakası yoktur. “Kara Cuma”, pazarlama ve muhasebecilik jargonuna ait bir ifadedir. İnsanlar cuma günlerini alışverişe ayırdıkları için cuma günü seçilmiştir. Gel gör ki vatandaşlarımızdan “Bu Siyonistlerin oyunudur. Neden Kara Pazar değil de Kara Cuma? Dinimize saldırıyorlar.” diyerek “Black Friday” kampanyası yapan bir mağazayı basanlar oldu. Çalışanları sadece kadınlardan oluşan bir mağazayı bastılar. İki erkeğin, çalışanlarının kadınlardan oluştuğu bir mağazayı basması çok da delikanlıca bir davranış değil.

Bu durum, bazılarının müslümanlık anlayışının komik bir fanatizme dönüştüğünün göstergesi. Müslümanlığın gerektirdiği şey bu mu? Gerçekle alakası olmayan tuhaf bağlantılar kurarak fanatiklik yapmak mı?

Temel vazifemiz işimizi hakkıyla yapmak, çalışkan olmak, imkanımız ölçüsünde gelecek vadeden gençlerin iyi bir eğitim imkanı bulmalarını sağlamak, üretmek, icat etmek, üretene destek olmak, mucide destek olmak, adaletsizliklere göz yummayıp tepki göstermek ve gücümüz yetiyorsa düzeltmektir. Müslümanlara saldırı yapıldığını düşünüyorsak eğer, bu saydığım vazifeleri uygulamakta hangi zorluklar yaşanıyorsa onlara odaklanmak lazım. Çünkü müslümanların dünyada söz sahibi olması için öncelikle ekonomik olarak ilk sıralara ulaşması lazım. Bu hedefte de birey olarak bize düşenler bunlar.

Mazhar F. GÜR 01.05.2019 (Proje 99)

YORUMLAR

  • 0 Yorum