Üniversite sınavında baraj kaldırıldı. Yani sınava para yatıran herkes “başarılı” kabul edilecek. Gençleri işsizlikle birkaç sene daha geç yüzleştirmek için yapılan bu değişikliğin sebep olacağı şeyleri adım adım öngörmeye çalışalım.
Barajın kaldırılması demek zaten tıka basa dolu olan fakülte binalarına daha fazla öğrenci sokulacak demek. Ve bu yeni misafirler, okuduğunu anlamaktan, basit örüntüleri görmekten aciz çocuklar olacak. Kontenjanların sürekli artırılmasıyla iyice lise sınıflarına dönen üniversite amfileri birer “Hababam Sınıfı”na dönüşecek. Belki de gürültüden bazı naif hocaların sesleri bile duyulamayacak. Çalışkan öğrenciler ise derse odaklanamayacak, onlar da vasıfsız bir şekilde üniversiteden mezun olacaklar. Öğrenci bıkacak, hoca bıkacak. Bu uyumsuz, vasat altı öğrenciler yüzünden kampüslerde kavga dövüş eksik olmayacak, binbir türlü rezalet yaşanacak. Bu tipler yığılıp durmasın diye hocalar da, öğrencilerin notlarını yükseltip bunları bir an önce postalamaya çalışacaklar. Yani üniversiteler ilkokullara dönecek.
Üniversiteden mutlu mesut mezun olan vasıfsızlar, tüm iş başvurularından eli boş dönecekler. Bir zanaat öğrenebilecekleri o kayıp yıllardan sonra uzun bir süre garsonluk, kasiyerlik yapmayı da gururlarına yediremeyecekler. İşsiz kalan bu güruh, çeşitli suçlara bulaşıp ülke refahını tehdit etmeye başlayacak. Bu arada sanayideki vasıflı eleman ihtiyacı Suriyelilerle, Afganlarla giderilecek. Göçmenlerle işsiz Türkler arasındaki gerginlik sürekli artacak, iki tarafta da çeteleşme hızlanacak. Ülke bir iç savaşa doğru sürüklenecek.
Tabii parası olan, özel üniversitelere elini kolunu sallaya sallaya girip diplomasını çatır çatır alacak. İşleri hazır kendilerini bekleyen torpilliler, egolarına ego katacaklar. Torpil iyice normalleşecek ve terazide vasfın karşısında torpilin ağırlığı artacak. Özel üniversitelerin boş kontenjanları dolacak, özel okul sahipleri daha zengin olacak. Fakirlerle zenginler arasındaki uçurum daha da derinleşecek. Kolay yoldan zengin olanlardaki temelsiz kibir kabardıkça kabaracak.
Üniversite çevresindeki esnaf başlarda biraz daha fazla kazanacak. Ama üniversitelerin itibarı iyice yerlere düşecek. Bu vasıfsız öğrencilerin bir kısmı siyasi eğilimleri sayesinde akademisyen kadrolarına alınacak ve akademisyen kadroları da hızlı bir çürümeye uğrayacak. Zaten değeri azalmış olan diplomaların artık hiçbir anlamı kalmayacak. Türkiye’de üniversite eğitimi almak tamamen anlamsız hale gelecek, dışarıya beyin göçü hızlanacak. Tesisatçısından inşaat mühendisine, öğretmeninden bakanına vasıfsızlık dalgası aşağıdan yukarıya doğru, yavaş yavaş tüm meslekleri esir alacak. Ülkede doğru dürüst işleyen bir sistem, düzen kalmayacak. İşsizlik, yoksulluk tavan yapacak, ekonomi çökecek. Üniversite çevresindeki esnaf bundan etkilenmez mi? Bilemiyorum...
Mazhar F. GÜR
YORUMLAR