Behzat Malumaka

Behzat Malumaka


Dijital Göçebeler ve Çinli İşsizler

06 Eylül 2025 - 21:56

Çin’in son dönemde yine yüksek ateşte karıştırıp sotelemeyle yaygın hale getirdiği bir iş tipi var. Bir ofis düşünelim. Orada maaş almadan çalışıyorsunuz. Ne iş yaptığınızın önemli olmadığı tam teşekküllü bu sözde ofiste sosyalleşebilir, çalışabilir, iş arkadaşları edinebilirsiniz. Hepsinden önemlisi artık bir işiniz var. Küçük bir detay daha verelim tüm bunları yapabilmek için üzerine günlük 4$ civarında ödeme yapmalısınız. 

Dongguan şehrindeki Pretend To Work Şirketi'nin sahibi 30 yaşındaki Feiyu (takma ad), "Sattığım şey bir masa değil, işe yaramaz bir insan olmamanın onuru." diyor. Güzel konuşmuş. 4$’a elde edilen bu onuru bazı insanlar bir ömür çalışarak elde edemiyor. 

Pretend to Work Company'nin sahibi Feiyu, insanlara "haysiyet" sattığını söylüyor. Çin malı haysiyet böyle bir şeye benziyor olsa gerek. Kimisi ailesine fotoğraf göndererek bir işte çalışıyorum pozu veriyor, kimisi bir grup içerisinde çalışıyor olma hazzını yaşıyor, kimisi burada çalışarak bir işe başlamanın kapısını aralıyor. Feiyu, kader ortağı beş kişiyle beraber çalıştığını, bu süre zarfında şakalaşıp oyunlar oynadıklarını ve ekip olarak aynı ofiste bulunan çalışma arkadaşlarıyla her akşam yemek yediklerini söylüyor. 

İş arayan bu genç işsizler, bu sözde ofislerde geçiş dönemleri için bir çözüm arıyor. Müşterilerin/çalışanların yaklaşık %60’lık kısmı ise zaten bir mesleği olan dijital göçebelerden oluşuyor. Onlarda mekan ve fiziki birliktelik bağlayıcı unsur olmadığı için internet olan her yerde çalışabiliyorlar. Göç etmek için doğan bu insanlar için günlük 4$ vermek gayet anlamlı. 

Kalan %40’lık kesim için bu ofisler gerçekten ne anlam ifade ediyor olabilir? Ya da yararsa nasıl yarar? İşsiz de olsalar bir araya gelerek çalışma niyetiyle beraber hareket etmeleri, bazı ortak rutinlere sahip olmaları ve orada bulunmaları için kısmen benzer sebeplere sahip olmaları onları normalinden bir tık daha fazla birbirleriyle senkronize ediyor olabilir. Elimizde bu minimal örnekte vücut bulan verime dair doğrudan bir bilgi olmasa da bu gibi durumlarda “-mış gibi yapmak”, gerçekten iş yapma niyetiyle beraber o işi yapmaya yarayan adımlara dönüşebiliyor. Şirketin adı “Çalışıyormuş gibi yap”. Yaygın verimsiz “-mış gibi yapma” alışkanlığından farklı olarak belki bilmeden gerçek bir işe götüren bağlam inşa edilmiş ve yeterince çalışma niyeti olmayanların çoğu bile en azından üzerlerindeki “Neden çalışmıyorsun?” baskısını hafifletiyor. Günün sonunda tüm müşteriler işe yarayan insanlar olarak ofisten çıkıp onurlu(!) bir şekilde hayata karışıyor.
Behzat MALÙMAKA
Kaynak: https://www.bbc.com/turkce/articles/crr22vvjlyzo

YORUMLAR

  • 0 Yorum