Cesur Hepaka

Cesur Hepaka


Sil Baştan Başlamak Gerek

25 Ocak 2024 - 08:08

Eşya ile olan ilişkin ne kadar gerçek? Taksici, arabasının direksiyonuna gerçekten hükmedebiliyor mu? Ya da aşçı, kepçesini kazanda gerçekten dans ettiriyor mu? Ya da ekmek ustasının yaptığı ekmekler ne kadar gerçek? Tabii ki buğday da gerçekten buğday mıydı? Bunu da sorgulamak gerek. Peki, Çiftçi Memiş tarlasındaki ürünün daha iyi verim vermesini sağlamak için hangi yöntemleri ne kadar doğru kullanıyor? Bazıları gerçekten eşyaya hükmederken bazıları ise eşyanın gölgesinde yaşamaktan haz duyduğu bir diyarda, bu iki seçenekten birini tercih etmek, eşyanın hangi zemine inşa edilmesiyle alakalıydı. Saffet’in arabası, Murtaza’nın ise evi vardı. Ev ya da araba hayatın neresine konumlandırılmıştı. Mevzu ev ya da araba değildi. Odaklanılması gereken Saffet ya da Murtaza mı eşyaya hükmediyor, yoksa eşya mı Saffet ya da Murtaza’ya hükmediyor? İlk önce, sil baştan başlanılması ve kabullerin katmanlaşmış kabuğunun çatlatılması elzemdi.

Bazılarına bazı şeyleri bazen anlatırken, sinirleri alınmış profesyonel hassasiyetin varlığını, çok önemli ve olmazsa olmazlardan olduğu gerçeğini kabullenmek şarttı. Örneğin çayı yıllarca çatalla içen birine kızarak “Çay öyle içilmez!” denildiğinde, ona çayın nasıl içilmesi gerektiğini öğretmek bir yana, onu daha çok çıkmaza itip onun gerçeği öğrenmesine engel olunabilir. Çünkü o, çayın nasıl içildiğini babasından ya da annesinden öyle görmüş. Başka bir örnek, söz aidiyetinin gerçekte ne olduğunu algılamamış/algılayamamış bir beyin sahibine “söz aidiyeti”nin ne kadar önemli olduğunu daha önce öğrenilmiş yöntemlerle anlatmak ne kadar doğru? Yepyeni arayüzle yepyeni yöntemler şartoğlu şarttı. İki yaşındaki çocuğa “Hadi saklan ya da görünmez ol.” denildiğinde çocuk, gözlerini kapatınca kendisinin saklandığını zanneder. Çocuk işte, gözlerini kapattığında nasıl oluyor da görünmez olduğunu zannediyor. Çocuğun bu durumu, eşya ile ne kadar gerçek ilişki kurulduğunu gösteriyor.

Önceki yöntemleri defalarca deneyen ve farklı sonuç bekleyen Ziya’nın durumu, çayı yıllarca çatalla içmeye çalışan Abuzer’in durumuna benzer. Ziya, yepyeni bir bakış açısıyla farklı yöntemler geliştirmeliydi. Yani Ziya, potansiyelini ne kadar doğru kullanırsa onun eşya ile ilişkisi o kadar gerçek olacaktı. Fakat var olan potansiyelini doğru kullanmak yerine onu öldürmeyi tercih edenlerin durumu, gözlerini kapatınca görünmez olduğunu zanneden çocuğun durumuyla aynı. Çocukluk işte…
Cesur HEPAKA

YORUMLAR

  • 0 Yorum