Konuşmak ve Anlaşmak Bu Kadar Zor Olmamalı

Bireysel ve toplumsal düzeyde iletişim hatalarından kaynaklanan emek ve zaman kaybının istatistiğini çıkarmamız; dili mantıklı kullanma, dürüstlük, netlik gibi kavramları; bulanık mantık, ağzının içinden konuşma, ima ile konuşma gibi kavramların yerine koymamız gerekiyor. Kaybedilen zaman ve emekle beraber gelen moral bozukluklarımızın, kırgınlıklarımızın, tartışmalarımızın ise istatistiği tutulamıyor henüz.

Hastalıklı zihinlerin oranının çalışan zihinlere oranla çok fazla olduğu bir toplumda işlerin, ilişkilerin, eğitimin doğal bir şekilde sürdürülmesi ve geliştirilmesi için başlangıç noktası "dil" olabilir. Çünkü zihnin çalışma prensibi olan mantık, dil üzerinden yükselip gelişiyor.

Eskiden çay ocaklarında diafonlar olurdu. Sipariş alırken çıkan seslerden çay ocağı çalışanı ne sipariş edildiğini bilirken, işe aşina olmayan kimseler hiçbir kelimeyi anlamazdı. Hatırlayanlar hatırlamayanlara anlatsın. Aklıma Cem Yılmaz'ın asker gazinosundaki televizyon sesini taklit ettiği anlar geliyor. Aynı şeyi doktor yazıları için de söyleyebilirim. İletişim var fakat doğal değil ve sürekli hata veriyor.

Çocuklarımızı konuşmaya başladıkları günden itibaren somut ifadelere, net konuşmaya alıştırmalıyız. Bilgisayarlar, işletim sistemleri konuştuğumuz dilin gelişmiş halleri ile üretildi. Birbirimizle konuştuğumuz dil ile de bilgisayarlar gibi işleyen sistemler kurabiliriz. Ancak bu, konuşurken kurduğumuz cümlelerin hakikati yansıtıp yansıtmadığına bağlı.

Ahmet A. KEFENOĞLU 16.09.2018 (Proje 99)