Ahmet A. Kefenoğlu

Ahmet A. Kefenoğlu


Köylülük ve Garez

03 Ağustos 2022 - 19:06

Mesnevi’de bir şehirli-köylü hikayesi anlatılır. Köylü şehre her geldiğinde şehirlinin evinde aylarca kalır. Şehirli ise ona izzet ikramda bulunur. Köylü her geldiğinde mahcup olup şehirliyi evine davet etse de, onu ikna etmeyi başaramaz. En sonunda şehirli köylünün evine köye gider. Kapıyı tıklayıp kendini tanıtır ama köylü onu tanımazlıktan gelir. Şehirli köylünün kapısında günlerce bekler, kendini rezil eder ve şehre bir şekilde dönmek zorunda kalır. 

Şehirli ve köylü hikayesinde biz, akıllı ile aptalı, ayvaz ile almazı, Hacivat ile Karagöz’ü, medeni ile bedeviyi görürüz aslında. Bir tarafta aklın ölçüleri ile hayat süren kimse diğer tarafta ise akla yatkın olmayan, ilkesiz kimse. Şehirli ve köylü hikayesinde tuhaf olan köylünün neden şehirliye öyle davrandığını anlayamamamız. İlkesizliğinin sebebini dahi bilemediğimiz köylü şehirliyi rezil etmiştir, taşın sıcağı çektiği gibi hakkaniyeti çekip yok etmiştir.

Bir işin neden yapıldığı hakkındaki bütün verileri alt alta sıralayalım. Örneğin, şehir otobüs duraklarının arasındaki mesafe ölçüsü. Normalde her iki otobüs durağının arasındaki mesafeyi belirleyen şartlar bellidir. Trafik ışıklarının yoğunluğu, durakların belli bir nişan noktasına daha yakın olması ya da son durağa gelinceye kadar her durağın belli bir mesafe aralıkta bırakılması. Eğer iki otobüs durağının arası hiçbir makul gerekçe ile açıklanamayacak kadar yakın veya uzaksa burada hikayedeki şehirlinin maruz kaldığı ilkesizlik vardır ve elbette otobüs kullanan vatandaşlar bundan mağdur olacaktır. 

Köylü garezi vardır. Çoğu zaman açıklanamayan sebeplerle ortalama köylünün önce diğer köylülere ve şehirlilere duyduğu garez. Bir şehirli köye yerleşmiş çiftçilik, hayvancılıkla uğramaya başlamışsa bu durum açıklanmayacak sebeplerle bir garez doğurur. Belki o şehirli sayesinde köye kanalizasyon sistemi gelmiştir, belki köye yapılan otobüs seferleri artmıştır belki o tek bir şehirli sayesinde köyün genel bereketi artmıştır ama ortalama köylü o şehirliye garez besler. Kendi menfaatini dahi bu garez yüzünden umursamaz. Bu durum akl-ı selimle de izah edilemez “ortalama köylü cahildir” ön kabulüyle de…

“Köy aklın mezarıdır.” hadisi aslında köye ve köylüye dair çok şey anlatıyor. Şehire göç edip yeni hayatlar kurmasına rağmen hatta zengin denebilecek insanlar olmalarına rağmen o köylüler aklı terk eder ve aklın terk edilmesini bir şekilde sağlarlar.
Ahmet A. KEFENOĞLU 24.09.2022 (Proje 99)

YORUMLAR

  • 0 Yorum