Ahmet A. Kefenoğlu

Ahmet A. Kefenoğlu


Vatan Elden Gidemez

18 Kasım 2021 - 00:57

Ülkemizdeki gelişmeler, kamuoyunun gündemi, savaş haberleri, doların yükselmesi hepsi endişelerimizi körüklüyor. Hangi sebep veya sebepler bizi bu noktaya getirdi? Hep bir başkasını, bir güruhu suçlarken kendi sorumluluk dairemizde olan hangi işi eksik yaptık? Sonunu düşünmeden hangi yanlış adımları attık? Ve bugün memleketimiz için bir şeyleri düzeltelim desek nereden başlayacağız?

Son 10-20 yılın en kötü dönemlerini yaşadığımızı hissediyorum. Elimde somut veriler olmadan, gündeme dair okuduğum ya da duyduğum herhangi bir haber olmadan söylüyorum. Sosyo-ekonomik açıdan, hukuk-adalet açısından, eğitim ve kültür açısından kendi hayatıma baktığımda bu kadar umutsuz hissettiğimi hatırlamıyorum.

Bir meslek sahibiyim, aynı mesleği yıllardır yapan meslektaşlarımla konuşuyorum. Bana kendilerinin şanslı olduklarını söylüyorlar. Markete giriyorum, sebze alayım diyorum. Alacağım ürünün fiyatını iki yıl önceki fiyatlarla karşılaştırdığımda büyük bir fark görüyorum. Yaşadığım şehirle ilgili sohbet ediyorken inanamadığım suç olayları duyuyorum. Resmi dairelerde dönen yolsuzluk, adam kayırma olaylarını duyuyorum, şaşırmaktan yoruluyorum. Üniversiteli gençlere rastlıyorum, okullarını bitirince iyi bir meslek sahibi olacaklarını düşünüyorlar ama ben bunun gerçekleşme ihtimali düşük bir hayal olduğunu görüyorum. Sanki çevremde olup biten olaylar ülkeme dair umudumu kırmaya planlanmış gibi...

Herkes kendi hayatından sorumlu. Kendi küçük ailesi ve hayatı çerçevesinde hayat sürerken mutlu olmak için çalışıyor, emek veriyor. Peki birileri mesaisini, malını, enerjisini bir diğeri için feda etmezse her zaman olduğu gibi şu dönemde de hiçbir değişiklik yapamayacağımızı, hatta ahlaki olarak da kendimizi bile zor koruyacağımız günlerin geleceğini görmek zor mu?

Türkiye'de yaşamaktan yorulup yabancı ülkelere göç edenlerle yapılan bir röportajı izledim. Konuşanlardan biri çok ilginç bir tespit yapıyordu. "Televizyonu açtığımda karşıma çıkan görüntülerin hepsinde neşeli bir yüz göremiyorum. Televizyon kanallarındaki yerli dizilerin birçoğunda arka planda çalan rahatsız edici bir keman sesi ile birbiriyle kavga eden, birbirini gammazlayan, kendi emelleri için hiçbir ahlaki kural tanımayan kimselerin hikayelerini görmekten sıkıldım."

Ne kadar eğri otursak da doğru konuşabiliriz. Ne kadar paçoz hallerin içine düşsek de doğruyu görebiliriz. Belki hepsi bir an zihnimizde çakan hakiki bir keşfi sürdürmekte. Ve aslında yine her şey açık ve meydanda...

Ahmet A. KEFENOĞLU 01.09.2018 (Proje 99)

YORUMLAR

  • 0 Yorum