Nuri N. Dokuzoğlu

Nuri N. Dokuzoğlu


Bandwagon Effect Etkisi - Gücün Sağlam Temellerle Oluşturulması

18 Kasım 2021 - 09:54

Patlayan bir bilmem ne balonunun patlamadan önce üyelerinden biri ile yapılan röportajda kendisine “Neye güvendiniz?”, “Burada size inandırıcı gelen ne oldu?” soruları sorulur. O da, “Bu kadar insanın aptal olmayacağını düşündük.” cevabını verir.

Cari açığı her geçen yıl artan, kimi zaman cari açığın kısmi düşüşü ile halkının kendisini zengin addettiği üçüncü dünya ülkeleri, kendilerini güçlü göstermek adına kendilerinden daha güçlü ülkelerin yanında yer alarak kendilerince çıkar elde etmeye çalışır. Bu çıkarlarla da kendisini güçlü gösterir.

Yetersiz, kabiliyetsiz kimseler kendilerine yetemedikleri için kendilerinden üstün bir güce yaklaşarak kendi eksikliklerini bu şekilde kapatmaya ya da güçlü olduklarına inanmaya çalışırlar. Herkesin böyle davrandığı toplumlarda bu aslında gayet normaldir!

Çoğunluk güçlü göründüğü için, herkesin bir şekilde popüler gördüğü çoğunluğa eğilim daha fazladır. İnsanlar birçok sebepten ötürü çoğunluğun daha güçlü ve daha etkili olduğuna inanırlar ve tepkilerini o yönde verirler.

Bandwagon Effect. Çoğunluğa etkisi.* Sürü psikolojisine yakın ama galiba ondan ayrıştığı noktalar var. Daha çok politik anlamda yaygın olsa da birçok alanda etkisinden söz etmek mümkün. Tanımı şu şekilde yapılıyor. “Davranış bilimlerinde grup düşünceye göre; aynı trendler gibi, kişilerin daha çok insanın kabullendiği inanışlara ve seçimlere yönelmesine verilen addır.” **

Bandwagon Effect, Bando Arabası Etkisi olarak da biliniyor. Daha doğrusu çıkış noktasının ya da ilham kaynağının aktaracağım olay olduğu anlatılır. Eski bir palyaço olan Dan Rice Amerika’da ün kazanmaya başlayınca politikaya soyunur. Eğlenceli bir bando arabası tasarlar. "To jump on the bandwagon” sloganıyla destekçi sayısını günden güne artırır. Çoğunluğu gören insanlar ise bundan etkilenir ve ona desteklerini artırırlar. Daha sonra diğer politikacıların da bu taktiği kullanmaya çalıştığı söylenir. Neticede bu psikolojiyi lehine kullanmayı başaran ilk isim Dan Rice olmuştur.

Amerikalı psikolog Solomon Asch’ın yaptığı “Asch Deneyi” isimli deneyde de benzer örüntüyü görüyoruz. Deney, insanın karar verme aşamasında çevreden ne oranda etkilendiğinin görülmesi amacını taşımaktadır. Deneye katılacak kişilere görüş testine katılacakları, teste girmeden önce söylenir. Deneklerin hepsi aynı odadadır. Bu kişilere bir çift kart gösterilecektir. Bunların birinde biri küçük, biri orta diğeri de büyük olan üç çizgi vardır. Diğer kartta ise bir önceki karttaki çizgilerden biri ile aynı boyda olan tek çizginin olduğu bir kart verilir. Ardından deneye katılan kişilere tek çizgili olan karttaki çizginin diğer karttaki çizgilerden hangisine benzediği sorulur. Deneye katılanlardan birisi dışında diğerleri Asch’ın asistanlarıdır ve önceden anlaştıkları davranışı sergilerler. Zaten maksat olaydan haberdar olmayan o bir kişinin davranışını ölçmektir. Deneklere kartlar gösterilir ve sırayla cevap vermeleri istenir. Asıl denek, son sıradadır ve cevabı en son verecektir. Bu arada sıra o son deneğe gelene kadar asıl denek diğerlerinin cevabını da işitecektir. İlk birkaç deneyde tüm katılımcılar doğru cevabı vereceklerdir. Daha sonra önceden anlaşıldığı şekliyle asıl denek dışındaki katılımcılar hep birlikte yanlış cevaplar vermeye başlarlar. Cevap sırası kendisine gelen gerçek deneklere gelindiğinde ise bunların %32'si, yanlış da olsa grubun söylediği cevaba katılırlar.***

Çoğunluk bir şekilde elde ediliyor. Bando arabasında olduğu gibi bir, on; on, yüz olabiliyor. Ya da Ash deneyinde olduğu gibi cevaplar yanlış bile olsa o yanlışlığa önem vermeden, sorgulamadan kabul gören davranışlar olabiliyor. İnsan psikolojisinin garip bir cilvesi olsa gerek.

Renklilik, çeşitlilik toplumsal anlamda her zaman iyidir. Bunların aksi de her zaman kötüdür. Eğer bir fayda açısı ile bakacaksak, bu renkliliği ve çeşitliliği doğru şekilde ve akıl ölçüsünde yönlendirmek, bunu yönlendirecek oluşumların önünü açmak, fert fert bireysel gelişim ve toplumsal gelişimin peyda edilmesini sağlamak, kamu selameti adına önem arz ediyor. Yoksa çoğunluk, süslü ama boş kalabalık kitlelerine dönüşerek onarılması zor olan türlü sosyolojik vakaların oluşmasına sebep olacaktır. Bu oluşumu ise basit popüler algılardan etkilenmeyen, gücün daha sağlam temellerle oluşması gerektiğine inanan insanlarla azaltabilir ya da engelleyebilirsiniz.

Kaynak:
* tr.qwe.wiki/wiki / Bandwagoneffect
**eksisozluk.com/ bandwagoneffect
***wikipedia.org/ Ash Deneyi


Nuri N. DOKUZOĞLU 13.09.2020 (Proje 99)

YORUMLAR

  • 0 Yorum