Ahmet A. Kefenoğlu

Ahmet A. Kefenoğlu


Uyuşukluk Bir Karakter Değil

18 Kasım 2021 - 01:02

Uyuşuk insan tipini bilir misiniz? Kültür kodlarımızda, hamdolsun, böyle bir tabir var. Bir işi yapmaya "erinen", etrafında dönüp duran dünyadan habersiz hayat süren, tanıyanlarının kendisine herhangi bir iş emanet etmeyeceği, bir görev söz konusu olduğunda en son sırada düşünülen, ne bir halı saha maçında ne bir piknik organizasyonunda adını göreceğimiz insan tipidir, bu uyuşuk adam. Bu anlamı karşılayan belki birçok kelime var fakat uyuşuk kelimesini seçmemin nedeni, bu kelimeyi taşıyan kimsenin uyuşturucu bir madde verilmiş gibi bir izlenim yaratmasıdır.

Hayatının bir döneminde kendini uyuşuk sıfatını taşımış hisseden veya yakınında, yöresinde bu tipte bir insan olanlar bunun bir karakter olduğunu düşünürler. Halbuki kendimde bu sıfatı taşıdığımı hissettiğim dönemden teşehhüt miktarı uzaklaşmış olduğumu söyleyebilen biri olarak uyuşukluğu meydana getiren süreçlerle mücadele etmek yerine aktif olmayı seçmenin mümkün olduğundan bahsedebilirim. Uyuşuk insan kendindeki bu halin geçmeyeceğini düşünür ve bu giderek bir saplantı halini alır. Değerli okuyucu uyuşukluk hali bir karakter değildir, her insanda dönem dönem olabilecek bir haldir, her hastalık gibi bunun da şifası vardır.

İbn Sina bazı sıcak içeceklerle mizacın değişebileceğini öngörüyor. Bir takım içecekleri belli bir düzende tüketirseniz mizacınız değişebilir. Fakat aynı içeceğe bağımlı olma tehlikesi var. Örneğin kahve içince kendinizi dinç hissediyorsanız kahve içtikçe giderek bağımlı olma durumuyla yüzleşebilirsiniz. Mizacı değiştirmenin başlangıcı somut adımlardır. Yani harekettir. Vücut-zihin dengesini doğal hale getirmek için vücudumuzda şikayet edip umursamadığımız rahatsızlıklarla işe başlayabiliriz. Yağ yakmak, metabolizmayı hızlandıracak işler yapmak, kan dolaşımını istenen seviyeye getirmek uyuşukluğu yıkıcı işlev görür. Uyuşukluğun yerini yavaş yavaş "eylem adamı" olmak hali alır.

Genel olarak baktığımızda her hal geçici midir? Evet her hal, her karakter geçici olabilir. Bir şey ilerlemiyorsa geriliyordur. Kendimize hakim olmayı öğrenemezsek istemediğimiz haller önce kendi zihnimiz sonra çevremizdeki insanlar tarafından her zaman tehdit ediliriz. Tehdit engellenemez fakat savunma da engellenemez. Hedefimiz her an gelişmek olmalı. Hedefimiz "her an bir işte" olma zihniyetini her an kaim tutmalı. Uyuşukluk da tedavi edilir, uyuşturucu müptelalığı da.

Ahmet A. KEFENOĞLU 07.09.2018 (Proje 99)

YORUMLAR

  • 0 Yorum